Kars
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Kars'taki Kafkas Üniversitesinin, Ahmet Arslan Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2021-2022 akademik yılı açılışındaki "Geçmişten Geleceğe Türkiye" başlıklı ilk ders konuşmasında, Türkiye'nin yakın ve geçmiş dönem tarihlerinin iyi bilinmesi, hem siyasette hem de ekonomide nelerle karşılaşıldığının unutulmaması gerektiğini söyledi.
Osmanlı'nın son dönemlerine ve kurutuluş mücadelesinde yaşananlara işaret eden Yıldırım, "Şunu iyi değerlendirmek ve bilmek lazım. O dönemler yoksul ama bağımsız bir ülkeyiz. Bağımsızlık çok önemli bir şey. İstediğiniz kadar zengin olun, isteğiniz kadar kaynağınız olsun, eğer bağımsız değilseniz, dünyada esameniz okunmaz. Çok bedel ödedik. 600 yıllık bir imparatorluğun bakiyesinde Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduk." diye konuştu.
Yıldırım, Osmanlı'dan gelen borçların da Türkiye'nin üstüne kaldığını vurgulayarak, devletin, buna rağmen bağımsızlığından ödün vermediğini dile getirdi.
"Esaret altına girmeyen iki ulus var, İngilizler ve Türkler"
Türk milletinin farklı bir millet olduğuna dikkati çeken Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milletimiz, esaret nedir bilmeyen bir millettir. Dünyada çeşitli medeniyetler, çeşitli devletler kuran farklı milletler var. Bunların, tarih sürecinde, seyrinde birçoğu hakim olmuş, kıtalara yayılmış ama daha sonraları esaret altına girmekten kurtulamamış. Bunun iki tane istisnası var. Birisi İngilizler, diğeri Türklerdir. Esaret altına girmeyen iki ulus var, İngilizler ve Türkler. Tarihin her dönemde güçlü, zayıf olmuşlar, ama her halükarda bağımsızlıklarından ödün vermemişler. Yalnız bir istisna var gençler, onu bilmek lazım. Dünyada tek bir ulus var, sömürge olmayan ve hiçbir ülkeyi de sömürge yapmayan, o da Türk milletidir. Bu da bize has bir özelliktir. İngilizler bağımsız olmuş, ama sömürge siyasetiyle dünyanın her tarafında birçok ulusu, idareleri altına almış ve sömürge olarak kaynaklarını tüketmiştir."
Yıldırım, 1950'den sonra Türkiye'nin özlem duyulan projelerinin, Demokrat Parti zamanında hayata geçirildiğini hatırlattı.
Türkiye'nin çeşitli tarihlerde darbelere maruz kaldığını ve bir dönem Avrupa'nın ambargolarının da önemli olduğunu anımsatan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Gençler şunu unutmayın. Geçmiş tecrübedir, gelecek heyecan ve enerjidir. Tecrübe ile heyecanı buluşturamazsak, geleceği inşa edemeyiz. 1950 sonunda biliyorsunuz darbe var. Başbakan ve iki bakanı idam ediliyor. Dünyada belki eşi görülmeyen bir hukuk katliamı yaşanıyor. Bu vesayet ve darbe merakı 60'lı yıllarda bitmiyor. O dönemlerde yani Kıbrıs Barış Harekatı'nın olduğu zamanda bu sefer Amerika'nın ve Avrupa ülkelerinin acımasız ambargolarıyla karşı karşıya kalan Türkiye var. O dönemde elinizde bulunan kara, deniz, hava savunma araçlarımız dışa bağımlı, dolayısıyla bu ambargoyla birlikte gemilerimizi hareket ettiremedik, uçakları kaldıramadık, tankların toplarını ve yedek malzemelerini dahi temin edemedik. Tabiri caizse kafamız dank etti. Şimdi yerli üretimimizin oranı yüzde 80'lere çıktı."
"Genç nüfusta Avrupa'dan öndeyiz, onun için gelecek bizim"
Yıldırım, Suriye, Irak, Afganistan'da yaşanan olaylara da değinerek, Türkiye'nin yanı başında olan ve diğer ülkelerde yaşananlara karşı da dikkatli davrandığını ve hamlelerini buna göre yaptığını ifade etti.
Terörün önünü kesmek için yapılan operasyonların da önemli olduğunu ve güçlü Türkiye için bunun şart olduğunu söyleyen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bölgenizde güçlü olmazsanız, hiç kimselerden medet umamazsınız, yardım bulamazsınız. Kendi göbeğinizi kendiniz keseceksiniz. Başka çareniz yok. Kendi savunma sistemimizi kurduk. Bizi F-35 projesinden çıkardılar ve Türkiye'ye yaptırım uygulamaya başladılar. Bizi hiçbir şey korkutamaz gençler. Bizim en büyük kaynağımız sizsiniz. Çünkü petrol biter, doğal gaz biter ama insan dediğimiz en büyük kaynak, genç insanlar, yani sizin gibi gençler bitmez. Bu, Avrupa'da da Amerika'da da yok. Bunu iyi bilelim. Mukayeseli üstünlükte onlardan öndeyiz. Zengin olabilirler, silahları olabilir, petrolleri olabilir ama akıl teri sahibi genç kuşaklar bizde, onun için gelecek bizim. Hiç zerre kadar tereddüdünüz olmasın."
Yıldırım, geçmiş dönemlerde internet olmadığını veya kısıtlı olduğunu hatırlatarak, şimdiki dönemlerde ise internetin, bilgisayarın, cep telefonlarının vazgeçilmez araçlar haline geldiğine dikkati çekti.
Son aylarda yurtların gündeme geldiğini fakat bu konuda haksızlık edildiğini savunan Yıldırım, "190 yurdumuz vardı, 774'e çıktı. Bunun üzerine özelleri de koyduğunuz zaman 1000'in üzerine çıkıyor. 192 bin öğrenci yurtlarda barınırken, şu anda yatak sayısı 1 milyon 100 bin öğrenciye hizmet veren yurtlarımız var. Yurt sorunu ise yüz yüze eğitim geçen sene olmadı ve bu yıl üst üste geldi. Sıkışıklık oldu ama dört şehrimizde oldu. Diğer illerde ise hemen giderildi. Devam eden yurt inşaatları bittiğinde bunlar da olmayacak. 70-90 yıllar gibi Türkiye olsaydı, tekrar tarihi geriye sarıp onları size gösterseydik, öyle bir imkan olsaydı bu kazanımların ne kadar kıymetli olduğunu çok daha iyi anlaşılırdı." görüşünü paylaştı.
Teknolojinin geliştiğine işaret eden Yıldırım, "Gençler, alın terinin gittikçe azaldığı, emeğin azaldığı, akıl terinin daha çok işe yaradığı bir döneme giriyoruz. Bilgi iletişim teknolojilerinin, biyoteknolojilerin devreye girmesini, pandemide yaşadık. E-ticaret her şeyi ikiye katladı. E-devletten hizmetlerin sayısı yüzde 100 artı. Hocalarımız bile boş durmadı. Ekranlardan ders verilmeye devam edildi. Stüdyo gibi evlerini kullandı, ders verdiler." ifadesini kullandı.
"Sosyal yaşamınızı, arkadaşlık ilişkilerinizi geliştirin"
Yıldırım, öğrencilere fıkra ve öğrencilik anılarını da anlattıktan sonra şunları aktardı:
"Öğrenciliğin kendine has yaşam tarzı var. Ama bilin ki bu sıralar altın yıllarınız, sizin bir ağabeyiniz olarak söylüyorum. Burada kendinizi en donanımlı hale getirmeye gayret edin. Sosyal yaşamınızı, arkadaşlık ilişkilerinizi geliştirin, 'derslerden arta kalan zamanlarınızı değerlendirmeyin' demiyorum. 'Hayatı dolu dolu yaşamayın' demiyorum ama buradan ayrılınca yetkin bir yabancı diliniz olsun. Artık internet var. 'İlim Çin'de de olsa gidin öğrenin' devri bitti. 'Bir harf öğretenin kölesi olurum' dönemedi de geçti. On sene içinde bildiğimiz mesleklerin yarısı yok olacak. Yeni meslekler nedir. Yapay zeka, robot, 3G teknolojileri, gibi sayısız meslekler olacak. Bunlar için büyük paraya ihtiyaç yok. Bunlar için sadece akıl terine ihtiyaç var. Geleceği sizinle inşa edeceğiz, sizinle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün işaret ettiği muasır medeniyet seviyesine hatta onun ötesine 2023 ve 2071 vizyonuna taşıyacağız."
Akademik ders anlatım programlarının sonunda kendisine sürekli "Fahri Doktora Unvanı" verildiğini hatırlatan Yıldırım'ın, "Ancak bunlar pek işe yaramıyor. Hanım bunlar evde çok yer kaplıyor diye de söyleniyor." sözleri, salondakileri güldürdü.
Konuşmaların ardından Yıldırım'a, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüsnü Kapu, yöresel hediyeler takdim etti.
Programa, Vali ve Belediye Başkanvekili Türker Öksüz, AK Parti Kars milletvekilleri Yunus Kılıç ile Ahmet Arslan, Cumhuriyet Başsavcısı Soner Aygün, İl Jandarma Komutanı Albay Hıdır Ayçiçek, İl Emniyet Müdürü Yavuz Sağdıç ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com