28 haftalıkken akciğerleri olmadan ve prematüre olarak dünyaya gelen Ahmet Bebek, Emsey hastanesi doktor ve hemşirelerinin 78 gün süren tedavisi sonucunda sağlığına kavuştu. Hayata bir savaşçı gibi başlayarak gelen Ahmet Bebek şimdilerde bir yaşında ve oldukça da sağlıklı.
Hayata 1- 0 önce başlayan sevimli ufaklığın her iki akciğerin tamamını kaplayan üzüm salkımı benzeri kistler mevcuttu. Normal akciğer dokusu neredeyse olmayan Ahmet Bebek, 'yaşamaz' denilerek birçok hastaneden de geri çevrildi. Emsey Hastanesi 'nefes alıyorsak umut vardır' diyerek tedavisini üstlendiği Ahmet Bebek’in sağlığına kavuşması için yoğun bir çaba gösterdi. Anne şefkatiyle bakımını üstlendiği ve sürpriz bir şekilde ikinci ayın sonunda akciğerlerinin yüzde 80'i gelişen bebek, normalde doğması gereken günde, 2 bin 500 gr olarak tamamen sağlıklı bir şekilde taburcu oldu.
Ailenin hastaneye geldiği ilk andan beri en büyük destekçilerinden biri olan Emsey Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Çakmak, Ahmet Bebek’in hikâyesini şu sözlerle anlattı: "Ahmet Bebek 28 gebelik haftasında bin 380 gram olarak dünyaya geldi. Doğduğunda diğer prematüre bebeklerimiz gibi onu da yenidoğan bakım ünitemize aldık. İlk yapılan tetkiklere göre akciğerde üzüm salkımı benzeri kistlerin olduğu, normal akciğer dokusununsa neredeyse hiç olmadığını gördük. Bu tür bebeklerin normalde yaşam şansı çok düşüktür. Diğer bütün bebeklere gösterdiğimiz özeni Ahmet Bebek’e de gösterdik. Onun yaşaması için elimizden geleni yaptık. Yenidoğan yoğun bakım ünitemizde 78 gün kaldı. Daha sonra 2 bin 500 gram olarak hastanemizden taburcu ettik. Şuan bir yaşında ve herhangi bir sağlık problemi yok."
"Doktorlar ve aileler umutlarını kesmemeliler" "Prematüre olarak doğan bütün bebeklere mutlaka yaşam şansı verilmesi gerektiğini özellikle vurguluyoruz" diyerek sözlerine devam eden Uzm. Dr. Bekir Çakmak, "Yaşam sınırında olan bebeklerde de umudumuzu kesmeden gerekli her şeyi sonuna kadar yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Emsey Hastanesi olarak buradan bütün prematüre doğan bebeklerimize ve ailelerine yalnız olmadıklarını söylüyoruz" ifadelerini kullanarak ailelerin bu durumlarda nasıl davranmaları gerektiğini de belirtti.
"Zorlu bir süreç yaşadık" O günlerde yaşadığı duyguları anlatan Ahmet Bebeğin babası Osman Hulusi Aktaş yaşadıkları sürecin zorluğundan bahsederken, "Bu süreci kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Çok aşırı derecede yoğun duygular hissettik. Zorlu bir süreç yaşadık. Ama şuanda gördüğünüz gibi çocuğum sağlıklı olduğu için çok mutluyuz" dedi.
"Anneler güçlü ve dayanıklı olmalı" Anne Elif Aktaş da çok zorlu ve sıkıntılı bir süreç geçirdiklerini, bu süre içerisinde ailelerin doktorlara güvenmeleri gerektiğini söyleyerek, "Çocuğumuzu burada Bekir Hoca'ya bırakıp evimize gönül rahatlığıyla gittik. Gerçekten çok zordu. Çok şükür bunları atlattık. Uzun bir süre hastanede kaldık. Annelerin biraz daha güçlü ve dayanıklı olması gerekiyor. Çünkü bebekler bunu hissediyor. Bizim hislerimiz onlara yansıyor. Bebekleri nefes alıyorsa umutlu olmaları, bu süreçte de zamanlarını güzel geçirmeleri gerekiyor. Ben inandım ve bu şekilde destek oldum" diyerek prematüre bebek sahibi ailelere tavsiyelerde bulundu. SİNEM ERYILMAZ
dikGAZETE.com