Bandırma'nın Doğanpınar Mahallesi'nde yaşayan Emine Adıcan, eşine destek olmak için semt pazarlarında ve apartmanlarda ekmek satarak başladığı ticaret hayatında kısa sürede devletten aldığı kredi desteği ile günde 350 ekmek üreten bir fırın sahibi oldu. 10 yıl önce köyde meydana gelen kazada 10 yaşındaki oğlu Onur'u kaybeden Emine Adıcan, hayata yeniden tutunmak ve eşine maddi destek sağlamak amacıyla evde köy ekmeği yapımına başladı. Yumurta ticareti ile uğraşan eşinin işlerinin kötü gitmesiyle ve çevresindeki komşularının tavsiyesiyle köy ekmeği yaparak satmaya başlayan Adıcan, kısa sürede işini büyüttü. Günde 12 ekmek üreterek başlayan Adıcan, KOSGEB'den aldığı hibe sayesinde evini fırına çevirerek, ekmek yapımı için gerekli aletleri satın aldı.
Adıcan "İlk zamanlarda apartmanları dolaşarak kapı kapı ekmek satardım. Günden güne yaptığım ekmeklere talep arttı. Ben de KOSGEB'e müracaat ederek, işimi nasıl geliştirebileceğimi sordum. Aldığım hibe ve krediler sayesinde evimin ahır olarak kullandığımız kısmını fırın haline getirdim. Gerekli aletleri aldım. Toprak fırın yaptırdım. İlçe Tarım Müdürlüğü'nden de gerekli denetimi yaptılar ve onay verdiler" dedi.
Fırına ölen oğlunun adını verdi
Emine Adıcan, elim bir kaza sonucu hayatını kaybeden oğlu Onur'un adını verdiği ekmek fırınında şimdi günde 350 ekmek üreterek bunları Bandırma'daki çeşitli bakkal ve marketlere satıyor. Adıcan, "Gece saat 02.00'de kalkıyorum. Hamuru yoğuruyorum. Bugün canım istemiyor yapmayayım diye bir lüksümüz yok. Her gün ekmek çıkarmak zorundayım. Bir kere bakkal ve marketlerle anlaştığında her gün oralara ekmek gitmek zorunda. Tek derdim, yanımda çalışacak kişi bulamamak. İnsanlar masa başı işlere alışmış. Kimse gecenin 2'sinde kalkıp da bu işe gelmek istemiyor. Ben ürettikçe siparişlerin sayısı artıyor. Daha fazla üretim yapmam için çalışacak birilerini bulmak zorundayım. İşlere yetişemiyorum" dedi.
dikGAZETE.com