TUNUS
Kara kıtadaki bazı ülkelerde iktidar üyelerinin genel ve yerel seçimler ile devlet başkanlığı seçiminde, muhalefet, sivil toplum kuruluşları ve insan hakları savunucularıyla yaşadığı anlaşmazlıklar siyasi krizlere yol açtı.
Hala krizle boğuşan ve huzurun sağlanamadığı ülkeler arasında Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Gambiya, Gabon, Kongo ve Burundi bulunuyor.
Kongo Cumhuriyeti'nde seçimlerin ertelenmesi
Kongo Cumhuriyeti'nde halkın 2016 sonuna kadar yerel ve genel seçim ile devlet başkanı seçimi için sandık başına gitmesi bekleniyordu ancak geçen ay yapılması öngörülen devlet başkanı seçimi mali sorunlar nedeniyle ertelenmişti.
Başkent Kinşasa'da eylülde muhaliflerin çağrısıyla biraraya gelen yüzlerce kişi, Kabila'nın anayasal görev süresinin bitimi olan 19 Aralık'tan önce yönetimden ayrılması talebiyle gösteri düzenlemişti. Birleşmiş Milletler verilerine göre, göstericiler ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda 56 kişi ölmüştü.
Seçimlerin düzenlenebilmesi amacıyla muhalefetin bir kısmı ile iktidar arasında eylülde başlatılan diyalog görüşmeleri, ekimde imzalanan bir anlaşmayla sona ermişti. Anlaşmada, devlet başkanı seçimi için halkın nisan 2018'de sandık başına gitmesi, Kabila'nın seçime kadar iktidarda kalması konusunda anlaşma sağlanmıştı.
Ancak iktidarla uzlaşamayan ve diyalog sürecine katılmayan Değişim için Kazanılmış Güçler Topluluğu, 2001 yılından bu yana görevde bulunan Kabila'nın anayasaya aykırılığına rağmen seçimlerde yeniden aday olmak istediğini ileri sürerek 19 Aralık'tan sonra Kabila'nın iktidardan ayrılmaması durumunda halkı sokağa çağırma tehdidinde bulunmuştu.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), güvenlik güçlerinin ülkede 20 Aralık'ta başlayan gösterilere müdahalesi sonucunda çıkan arbedede ise 26 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.
Gambiya'daki iktidar savaşı
Ülkede halk, 1 Aralık 2016'da devlet başkanlığı seçimi için sandık başına gitmiş, mevcut Devlet Başkanı Yahya Jammeh'in de katıldığı başkanlık yarışının galibi Birleşik Demokratik Partisi (UDP) Başkanı Adama Barrow olmuştu.
Seçimin ertesi günü yenilgiyi kabul eden Jammeh, bir hafta sonra devlet televizyonundan, seçimde düzensizlik olduğu için sonuçları kabul etmediğini söylemiş, bu açıklamaya uluslararası kamuoyu tepki göstermişti.
Askeri darbeyle 1994'te Gambiya yönetimini devralan Jammeh 1996, 2001, 2006 ve 2011 yıllarında devlet başkanlığı seçimini kazanmıştı.
Gabon'da muhalefet seçim sonuçlarını kabul etmemişti
Ülkede 27 Ağustos'ta yapılan devlet başkanı seçiminde, 1967'de iktidara gelen babası Omar Bongo Ondimba'dan sonra 2009'da devlet başkanı olan Ali Bongo Ondimba ile eski Dışişleri Bakanı ve eski Afrika Birliği Komisyon Başkanı Jean Ping yarışmıştı.
Oyların yüzde 50,66'sını alan Ali Bongo Ondimba yeniden iktidara gelmiş, geçmişte yakın dostu olduğu rakibi Ping ise yüzde 47,24 oyla seçimi kaybetmişti.
Muhalefet, Seçim Komisyonunun duyurduğu resmi olmayan sonuçları kabul etmediğini belirterek, Bongo destekçilerinin yoğunlukla yaşadığı Haut Ogooue bölgesinde oyların yeniden sayılmasını istemişti.
Avrupa Birliği'nce (AB) Gabon'daki devlet başkanı seçimini izlemekle görevlendirilen misyonun başkanı Mariya Gabriel de seçimlerin şeffaf düzenlenmediğini söylemiş ve oyların yeniden sayılmasını talep edilmişti.
Sonuçların açıklamasının ardından muhaliflerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda en az 6 kişi ölmüş ve çok sayıda kişi gözaltına alınmıştı. Muhalefet ise ölü sayısının 100'e yaklaştığını ileri sürmüştü.
Tüm bu olaylara rağmen Bongo, 28 Eylül'de yemin ederek devlet başkanlığı görevine resmen başlamıştı. Ping ise geçen hafta ordu ve polise, Bongo'nun iktidarda kalmasına karşı verdiği mücadeleye katılma çağrısında bulunmuştu.
Kongo'da da seçim krizi yaşanmıştı
Kongo 25 Ekim'de düzenlenen ve 32 yıldır iktidarda olan 72 yaşındaki Denis Sassou Nguesso'nun üçüncü kez göreve gelmesine imkan tanıyan anayasa değişikliği referandumunda vatandaşların yüzde 95'i "evet" oyu kullanmıştı.
Eski anayasada yer alan, devlet başkanının üst üste 2 dönem görev yapabileceğine ve adayların en fazla 70 yaşında olması gerektiğine yönelik madde, Nguesso'nun seçimde yeniden aday olmasını engelliyordu. Bu gelişmelerin üzerine muhalefet, "referandumun anayasaya karşı düzenlenen bir darbe." olduğu eleştirilerini dile getirmişti.
Daha sonra 20 Mart'ta düzenlenen devlet başkanı seçiminde Nguesso, seçimde oyların yüzde 60,39'unu alarak yeniden iktidara gelmişti.
Muhalefetten seçimde yarışan 5 aday, seçimde usulsüzlük yapıldığını ileri sürerek Kongoluları grev, yürüyüş veya gösteri gibi yasal haklar çerçevesinde sonuçları protesto etmeye çağırmıştı.
Burundi'de siyasi sorunlar ve güvenlik krizi devam ediyor
Burundi'de 10 yıldır iktidarda bulunan Devlet Başkanı Pierre Nkurunziza, hükümetle silahlı gruplar arasında Ağustos 2000'de imzalanan Aruşa Anlaşması'nda yer alan "devlet başkanının yalnızca iki kez seçilebileceğine" ilişkin maddeye rağmen Nisan 2015'te üçüncü kez devlet başkanlığına adaylığını açıklamıştı. Anayasa Mahkemesi de adaylığın önünde yasal bir engel bulunmadığı yönünde karar almıştı.
Bunun üzerine muhalefet ve sivil toplum kuruluşları, kararı protesto etmek için sokaklara dökülmüştü. Resmi verilere göre, Burundi'de 1,5 yıl içinde yaşanan şiddet olaylarında binden fazla kişi yaşamını yitirdi, 300 binden fazla kişi güvenli bölgelere göç etmek zorunda kaldı.
Şiddet olayları ve muhalefetin baskılarına rağmen ülkede 21 Temmuz 2015'te düzenlenen devlet başkanı seçiminde oyların yüzde 69'unu alan Nkurunziza, 20 Ağustos'ta yemin ederek göreve başlamıştı.
Bazı Afrika ülkelerinde ise seçim süreci sorunsuz yaşandı
Gana’da 7 Aralık'ta gerçekleştirilen ve nihai sonuçları 9 Aralık gecesi açıklanan devlet başkanlığı seçimlerini, oyların yüzde 53,3'ünü alan muhalif aday Nana Akufo-Addo kazanmıştı.
Benin'de 6 Mart'ta düzenlenen devlet başkanı seçiminin ilk turunda eski Başbakan Lionel Zinsou yüzde 27,11, bağımsız aday Patrice Talon yüzde 23,52 oy almıştı. Adaylardan hiçbiri yüzde 50'nin üzerinde oy alamadığı için seçimlerin ikinci turu yapılmıştı.
İkinci turda oyların yüzde 65,37'sini alan Talon, seçim sonuçlarını kabul eden Devlet Başkanı Boni Yayi'nin yerine geçerek iktidara gelmişti.
Yenilgiyi kabul eden Zinsou ise demokratik bir seçim olduğunu ifade ederek rakibi Talon'u tebrik etmişti.
Orta Afrika Cumhuriyeti'nde Müslüman Seleka grubunun, Aralık 2012'de yönetime karşı ayaklanmasıyla ülkede siyasi kriz çıkmıştı. Darbeyle 2003 yılında iktidara gelen Hristiyan Francois Bozize, isyancıların başkent Bangui'yi işgal etmesi sonucu 24 Mart 2013'te ülkeden kaçmıştı.
Bozize'den sonra geçiş hükümetinin başına Müslüman Michel Djotodia seçilmişti. Djotodia'nın iktidara gelmesiyle Hristiyan anti-Balaka ile Seleka grupları arasında çıkan çatışmalarda binlerce kişi yaşamını yitirmişti. Djotodia'nın ardından Catherine Samba Panza, 20 Ocak 2014'te geçiş süreci devlet başkanlığına seçilmişti.
Ülkede 30 Aralık 2015'te yapılan devlet başkanı seçiminin ilk turunda herhangi bir adayın yüzde 50'nin üzerinde oy alamaması nedeniyle 14 Şubat'ta seçimlerin ikinci turu düzenlenmiş ve Faustin Archange Tuadera yüzde 62,69 oyla seçimi kazanmıştı.
Muhabir: Gülbahar Sayım
dikGAZETE.com