Kayseri
İzmir'de yaşayan, Alaçatı ve Bodrum'da giyim mağazaları olan mimar Alaz Tan, kadın depremzedelerin el emeği ürünlerini duyurmak için "El Emeği Dayanışma Platformu" Instagram hesabını açtı.
Alaz, deprem bölgesinde yaşayan veya başka şehirlere gitmek zorunda kalmış, el işi ürünlerle geçimini sağlayan kadınlara sayfada bir araya gelme çağrısında bulundu.
Depremden önce sosyal medyadan ya da farklı mecralardan ürünlerini satan 10 ildeki yaklaşık 1000 kadın, hem deprem anında yaşadıklarını hem de ne tür ürünler yaptıklarını sayfada paylaşarak tüketicilerle buluşmaya başladı.
El örgüsü çanta, toka, giysi, patik, dantel, etamin işleri, takı tasarımı, amigurimi bebek, süs eşyaları yapan kadınlardan kimi enkaz altında kalan malzemelerine ulaşamadığını belirtirken kimi de olan malzemeleriyle üretime devam ediyor.
Bazı müşteriler, çadırda, akrabalarının yanında ya da yeni bir şehirde hayata tutunan kadınlara malzeme desteğinde de bulunabiliyor.
Girişimci Alaz Tan, AA muhabirine, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 11 ildeki kadınlar için böyle bir çalışma başlattıklarını söyledi.
Platformun hikayesini anlatan Tan, "Hatay'da bizim mağazalarımız için üretimi yapan Hülya hanım vardı, 6 Şubat sabahı ona ulaşamadım, çok korktum. Sonra 4 çocuğuyla sokakta kaldıklarını öğrendim. Ailesiyle yeni bir şehre taşınıp yeni hayatlarına başladılar. Benden tek isteği malzemelerinin temini oldu çünkü eviyle beraber iş yeri de enkaz altında kalmıştı. Aynı durumda olan birçok kadın olabileceğini düşündüm. Bu kadınlar depremden önce bu şekilde aile bütçelerine destekte bulunuyorlardı. Şimdi eşlerinin de işi yok." diye konuştu.
Tan, 1 Mart itibarıyla platforma Türkiye'nin dört bir yanına dağılmış 1000'den fazla kadının el emeğiyle geçinmek için başvuru yaptığını, yazılım desteği verilirse sosyal medyadaki bu oluşumu web sitesi haline getirmek istediklerini dile getirdi.
Çadırda örgü toka yapmaya devam ediyor
Hatay'ın İskenderun ilçesinde çadırda kalan Gökben Yılmaz, hobi amaçlı el örgüsü tokalar yapmaya başladığını söyledi.
7,7'lik depreme oğlu ve kızıyla yaşadığı evlerinde yakalandığını anlatan Yılmaz, "İlkinde çocukları çıkarmayı başardım ama evde iki kedim vardı, onları içerde bırakamazdım. Tekrar evin içine girdim, oğlumla beraber ve yine deprem oldu. Çok kötüydü, binaların yıkılış sesleri, insanların bağırış sesleri... Hep televizyonlarda duyardım, görevlilerin söylediği 'Sesimi duyan var mı' sözünü sevdiklerimize sormak zorunda kaldık." diye konuştu.
Yılmaz, platforma katıldıktan sonra çok güzel geri dönüşler aldığını belirterek, "Çocuğu olan, olmayan destek amaçlı sipariş verdi, malzeme desteği veren oldu. Hatta dün iki kargomu gönderdim. Allah Alaz Hanım'dan da destek verenlerden de razı olsun." dedi.
Gaziantep'te yaşayan Merve Tuncer de depremin ardından iki hafta boyunca evlere giremediklerini anlattı.
El işi yaparken kendini rahat hissettiğini anlatan Tuncer, "Kendimi bildim bileli örgü ve süsleme işiyle uğraşıyorum. Platforma denk geldim. Alaz Hanım çok yardımcı oldu, siparişlerimi aldım. Siparişlerden önemlisi öyle güzel insanlarla karşılaştım ki ellerinin omzumda olduğunu hissettiğim insanlarla karşılaştım, yüreğinin benimle olduğunu hissettiğim insanlarla karşılaştım. Hepsi bana bir anne, kardeş gibi şefkatli yaklaştı. Siparişlerimi yapıyorum, malzeme sorunum oluyor, malzemem oldukça üretmeye devam ediyorum." şeklinde konuştu.
Hataylı Cansu Habeşoğlu ise annesiyle beraber örgü işleri yaptığını, depremin ardından Tekirdağ'a yerleştiklerini, platform sayesinde çok sayıda sipariş aldıklarını ifade etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com