Güvenlik kavramının ve uygulamalarının tüm boyutlarıyla irdelendiği ve toplamda 12 hafta süren Yakın Doğu Üniversitesi Yakın Doğu Enstitüsü “Güvenlik Akademisi Sertifika Programı”’nda konuşan Doç. Dr. Şaban Kardaş Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da (MENA) yaşanan bölgesel dönüşüm sürecinin temel dinamikleri ve parametreleri hakkındaki görüşlerini program katılımcılarıyla paylaştı.
AMERİKA’NIN KIBRIS’A BAKIŞININ TEMEL NOKTASI ADA’DA VE TÜRK YUNAN İLİŞKİLERİNDE İSTİKRAR
Kıbrıs meselesinin çözümünde hakemlik ve yönlendiriciliği üstlenecek tarafın Avrupa Birliği yerine Amerika Birleşik Devletleri’nin olmasının daha tercih edilir olduğunu kaydeden Kumcuoğlu, ABD’nin Kıbrıs’a bakış açısının Ada’da istikrarlı yaşam ve Yunanistan’la Türkiye arasındaki statükonun devamlılığı temelleri üzerine kurulduğunu ifade etti. Avrupalıların Kıbrıs sorununa bakışının hem duygusal olduğunu hem de Güney Kıbrıs Avrupa Birliği üyesi olduktan sonra AB karar alıcılarının Rumların istekleri dışında bir şey yapmalarının mümkün olmadığını vurgulayan Kumcuoğlu, Amerika’da geniş halk kitlelerinin Kıbrıs’a ve Yunanistan’a bakış açısının Avrupalılar kadar duygusal olmadığını belirtti. ABD’nin her zaman taraflar arasındaki müzakerelerde barış yolunda çözümcü olduğunu belirten Kumcuoğlu, İngilizlerin ise Ada’da iki tane üslerinin varlığına, ittifak antlaşmasında imzası bulunmasına ve Kıbrıs tarihinde önemli bir ağırlıkları olmasına rağmen Kıbrıs sorununa çözüm arayışında etkin bir rol oynamadığını dile getirdi.
“AMERİKA’NIN VE BATININ GÖZÜNDE KIBRIS, ORTADOĞU’NUN DEĞİL AVRUPA’NIN BİR PARÇASI”
Amerika Birleşik Devletleri ile Batılı dış politika yapıcılarının ve uygulayıcılarının gözünde Kıbrıs’ın Ortadoğu’nun değil Avrupa’nın bir parçası olarak görüldüğünü belirten Kumcuoğlu, bu yaklaşımın bu ülkelerin Kıbrıs’a yönelik dış politikalarına da doğrudan etki ettiğini belirtti. ABD’nin Büyük Ortadoğu projesi içinde de Kıbrıs’ın Avrupa içinde mütalaa edildiğini kaydeden Kumcuoğlu, ABD dış politikasının KKTC’ye yönelik yaklaşımlarını incelerken bunu göz önünde bulundurmanın önemine işaret etti. ABD ve İngiltere’nin Monroe Doktrini’nden bu yana mutlak bir işbirliği içinde olduğunun altını çizen Kumcuoğlu, bunun Kıbrıs’ın geleceği ile ilgili yapılan çözümleme ve değerlendirmelerde dikkatle değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
“ABD DÜNYA GÜVENLİK MİMARİSİNİN TEK MİMARI DEĞİL”
Güvenlik Akademisi programını yürüten Yakın Doğu Üniversitesi Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Umut Koldaş, Amerika Birleşik Devletleri’nin yalnızca bölgenin değil dünyanın yeniden yapılanmasında kendine özgü bir gündeminin olduğunu ve bölgesel, ulusal ve yerel aktörleri de bu gündem çerçevesinde yönlendirme yönünde uluslararası yöntem ve araçları en etkin şekilde kullanmaya çalıştığını ifade etti. Amerika Birleşik Devletleri’nin her şeyin arkasında olduğu ve dünya düzeninin tek kurgulayıcısı olduğu gibi bir yaklaşımın komplo teorilerine varan kolaycı ve indirgemeci bir bakış açısını beslediğini belirten Koldaş, ancak bu önemli dünya gücünün bölgesel ve yerel dönüşüm süreçleri üzerindeki etkisinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Amerika Birleşik Devletleri’nin Türkiye ve KKTC’ye yönelik politikalarını doğru anlamlandırabilmek için bu ülkenin güvenlik önceliklerini hem dünya sistemi hem de bölgesel güvenlik bağlamında değerlendirmek gerektiğinin altını çizen Koldaş, ABD’nin güvenlik politikalarının yalnızca hedef ülkelere yönelik olarak tasarımlanmadığını ve bu nedenle analiz edilirken diğer ülkelerle olan güvenlik ilişkilerinin ve bölgesel güvenlik dinamiklerinin de göz önünde bulundurulmasının elzem olduğuna vurgu yaptı.
“KUMCUOĞLU’NUN KKTC’NİN YENİDEN YAPILANMASINDAKİ ÖNCÜ ROLÜ HEP HATIRLANACAK”
Güvenlik Akademisi kapsamında her hafta önemli ve değerli konuşmacıları konuk ettiklerini ifade eden Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Bektaş, bu hafta da Kıbrıs Türk toplumunun tarihinde önemli bir yere sahip emekli büyükelçi Ertuğrul Kumcuoğlu’nu Yakın Doğu Üniversitesi’nde konuk etmekten büyük mutluluk ve onur duyduklarını dile getirdi. Ertuğrul Kumcuoğlu’nun yalnızca değerli bir diplomat olmadığını aynı zamanda çok önemli bir çevre dostu olduğunu hatırlatarak kendisinin öncülüğünde yapılan ormanlandırma çalışmasının bugün Kıbrıs Türk toplumu tarafından şükranla anıldığını vurguladı. Ertuğruloğlu’nun KKTC üniversitelerinin oluşumunda ve gelişmesinde önemli bir öncülük ettiğini ifade eden Prof. Dr. Bektaş kendisinin yaptıklarının Kıbrıs Türk toplumu tarafından hep hatırlanacağını belirtti.
“KUMCUOĞLU YAPTIKLARI VE ÖNCÜLÜK ETTİKLERİ İLE KKTC’NİN TARİHİNDE MÜSTESNA BİR YERE SAHİP”
Yakın Doğu Üniversitesi Center of Excellence Başkanı Prof. Dr. Nedime Serakıncı ise KKTC’nin tarihinde ve bugününde önemli izleri olan Emekli Büyükelçi Ertuğrul Kumcuoğlu’nu Yakın Doğu Üniversitesi, Yakın Doğu Enstitüsü tarafından düzenlenen Güvenlik Akademisi Sertifika Programı kapsamında Yakın Doğu Üniversitesi’nde konuk etmekten büyük mutluluk ve onur duyduklarını belirtti. Kendisinin de bizzat tanık olduğu önemli bir dönüşüm sürecinin başmimarlarından olan Ertuğrul Kumcuoğlu’nun yaptıkları ve öncülük ettikleri ile Kıbrıs Türk toplumu için müstesna bir yeri olduğunu belirten Prof. Dr. Serakıncı, kendisinin düşünce ve görüşlerinin Kıbrıs Türk toplumuna birçok alanda rehberlik etmeye devam ettiğini belirtti. Güvenlik Akademisi programında soru-cevap kısmının ardından Emekli Büyükelçi Ertuğrul Kumcuoğlu’na Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenol Bektaş ve Yakın Doğu Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Umut Koldaş tarafından teşekkür belgesi takdim edildi.
Güvenlik kavramları ve uygulamaları odaklı Güvenlik Akademisi sertifika programı farklı konu başlıklarıyla ve farklı uzmanların konuşmacı olarak katılımıyla 21 Mayıs tarihine kadar devam edecek.
dikGAZETE.com