Ankara
Independent'ın haberine göre, Harvard Tıp Okulu'ndan Profesör Ron Blankstein liderliğinde yapılan çalışmada, yaş ortalaması 45 olan ve ilk kalp krizini 2000-2016'da geçiren 400'den fazla kadın ve 1700 kadar erkek izlendi.
Kadın ve erkeklerde, hastanede ölüm veya krizi izleyen 11 yıllık sürede kalple bağlantılı ölüm oranları neredeyse aynı olurken; bu dönemde kardiyovasküler rahatsızlıkların dışındaki sebeplerden yaşamını yitirme olasılığının kadınlarda erkeklerden 1,6 kat daha fazla olduğu gözlendi.
Uzmanlar, bunun altında sigara kullanımı, diyabet, depresyon ve diğer psiko sosyal risk faktörlerinin yatıyor olabileceğini vurguladı.
Bu faktörlerin, kadınlarda östrojen hormonunun koruyucu etkilerini bastırıyor olabileceği ifade edildi.
Blankstein, "Hastanedeki ölümleri çıkardığımızda takip edilen dönemde erkeklerde 157, kadınlarda 54 ölüm gerçekleşti. Sırasıyla yüzde 9,5'e yüzde 13,5. Bu önemli bir fark. Genç yaşta kalp krizi geçiren kadınlar sıklıkla erkeklerle benzer semptomlara sahip oluyor. Ancak diyabet ve daha düşük sosyo ekonomik statü ihtimalları erkeklerden yüksek." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com